15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe girişiminin üzerinden yedi yıl geçti. Bu anlamlı gün, Türkiye’deki demokrasi mücadelesinin simgesi haline gelirken, kabine üyelerinden de bir dizi açıklama yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, hükümetin çeşitli kademelerindeki yetkililer, 15 Temmuz’un demokrasi için bir dönüm noktası olduğunu ve bu süreçte halkın sergilediği direnişi vurguladı.
Bakanlar, 15 Temmuz gecesi Türkiye’nin meydanlarına inen milyonlarca vatandaşın, demokrasiye ve millî iradeye sahip çıktığını ifade ettiler. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yaptığı açıklamada, “Milletimiz, o gecede tankların önüne yatarak, demokrasinin ne kadar değerli olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Bu ruhu asla unutmamalıyız” dedi. Soylu, ayrıca, o günden bu yana, Türkiye’nin demokrasiye bağlılığının pekiştiğini ve farklı düşünen bireylere yönelik hoşgörünün artması gerektiğinin altını çizdi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da, 15 Temmuz’un sadece bir darbe girişimi değil, millî iradenin yok sayılmasına yönelik bir saldırı olduğunu belirtti. “Bu millet, tarihinin en karanlık gecesinde bile onurlu ve cesur duruşu ile dünyaya örnek olmuştur” diyen Bozdağ, hukukun üstünlüğüne olan bağlılığın sürdürülmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, darbe girişiminden sonra yargı içerisinde yapılan düzenlemelerle adaletin daha güçlü hale getirildiğini ifade etti.
Kabine üyeleri, FETÖ ile mücadelenin önemine de dikkat çekti. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “15 Temmuz’un etkin bir şekilde hatırlanması, FETÖ benzeri yapıların bir daha güçlenmemesi adına kritik bir öneme sahiptir. Bu noktada toplumun her kesisine düşen görevler bulunmaktadır. Birlik ve beraberliğimizi koruyarak bu tür yapıların yeniden ortaya çıkmalarının önünü almalıyız” şeklinde konuştu. Akar, aynı zamanda, 15 Temmuz ruhunun, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) nezdinde de sürekli yaşatılması gerektiğine vurgu yaptı.
Hükümet yetkilileri, ayrıca, darbe girişiminin yıl dönümünde yapılan etkinliklerin de anlamlı olduğunu ifade ettiler. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Uluslararası alanda da Türkiye’nin dik duruşu ve bu konudaki kararlılığı, dost ve düşmanın gözü önündedir” sözleriyle, Türkiye’nin her şart altında demokrasisini korumak için gerekli adımları atmaya devam edeceğini belirtti.
Son olarak, kabine üyeleri, 15 Temmuz’un yalnızca geçmişte kalmamış, aynı zamanda gelecekte de bir hatırlatma görevi üstleneceğini dile getirerek, toplumun her kesimine birlik ve beraberlik çağrısı yaptılar. Bu anlamlı günde, birçok sivil toplum kuruluşu da çeşitli etkinlikler düzenlerken, halkın katılımıyla demokrasiye sahip çıkma mesajları verildi. Herkesin bu duruşu desteklemesi gerektiği dikkat çekildi.
15 Temmuz’un yıldönümünde yapılan bu güçlü açıklamalar, toplumun hatırasında özel bir yer edinirken, Türkiye’nin demokrasi mücadelesinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Darbe girişiminin getirdiği acılar ve kayıplar, unutulmazken, demokrasi ve özgürlükler için verilen mücadelenin değerini özellikle genç kuşaklara anlatmanın gerekliliği de ifade edildi. Henüz şartların oluşturulmadığı bir gelecekte, böyle bir girişimin bir daha yaşanmaması adına herkesin sorumluluk alması gerektiğinin altı çizildi.