Son yıllarda, İsrail'in hava savunma sistemi özellikle gelişmiş füze kalkanıyla dünya çapında dikkat çekti. Ancak, son dönemde yaşanan gelişmeler bu sistemin ne kadar dayanıklı olduğunu sorgulatmaya başladı. Bu bağlamda, ABD ile yapılan askeri iş birliklerinin azalması, İsrail'in füze kalkanının etkinliğini tehdit eden önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, İsrail'in hava savunma sisteminin erimeye başladığını ve destek olmadan son 10 gün içerisinde düşman füzelerine karşı zayıf kalabileceğini ifade ediyor.
İsrail, coğrafi olarak çevresinde birçok olumsuz durumda olan ülkelerle iç içe olması nedeniyle güçlü hava savunma sistemlerine ihtiyaç duymaktadır. Özellikle, 2006 Lübnan Savaşı sonrasında geliştirilen “Iron Dome” (Demir Kubbe) gibi sistemler, sınırlı olanaklarla gelen füze saldırılarına karşı koruma sağlamakta önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, bu sistemlerin sürekli güncellenmesi ve sürekli bir finansal destek ile çalışması gerekmektedir. ABD, bu süreçte İsrail'in müttefiki olarak önemli bir rol üstlenmektedir. Ancak, ABD desteğinin azalması, İsrail’in güvenlik stratejisini derinden etkilemektedir.
Son günlerde hem siyasi hem de ekonomik olarak yaşanan belirsizlikler, İsrail'in hava savunma sistemleri üzerinde ciddi bir baskı oluşturmuştur. ABD, yalnızca askeri malzeme ve teknik destek sağlamakla kalmayıp, İsrail'e yönelik stratejik planlamaların oluşturulmasında da önemli bir ortak olmuştur. Ancak, ABD’nin dahil olmadığı bir süreçte, İsrail’in kendi başına hareket etmesi gerekecektir. Uzmanlar, bu bağlamda mevcut sistemlerin kullanımının azalmasının, gelecekteki bir çatışmada İsrail’in zayıflamasına yol açabileceğine dikkat çekmektedir.
Özellikle son 10 gündeki gelişmeler, İsrail'in füze kalkanını yeniden değerlendirmesi gerektiğinin mesajını vermektedir. Düşman unsurların, İsrail’in zayıf noktalarını hedef alması ihtimali, hava savunmasında yeni stratejilerin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bunun yanı sıra, yerel kaynakların yetersizliği, olası bir çatışma durumunda etkin bir savunma yürütmekte zorluklar yaratabilir.
Sonuç olarak, İsrail'in hava savunma sistemlerinin zayıflamasının yalnızca askeri bir tehdit değil, aynı zamanda uluslararası ilişkilerde de önemli yankılar uyandırabileceği aşikârdır. ABD'nin askeri desteğinin son 10 gün içerisinde sona ermesi durumunda, İsrail’in stratejilerinin yeniden gözden geçirilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması, bölgedeki denklemi değiştirebilecek güçte olacaktır. Tüm bu gelişmeler ışığında, İsrail'in füze kalkanının geleceği hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilmek için, uzmanların yorumlarını ve güncel durumu takip etmekte fayda var. Sadece askeri açıdan değil, siyasi ve ekonomik düzeyde de etkilerini hissedeceğimiz bu sürecin, bölgedeki istikrara ne gibi katkılar sunacağı ise bilinmezliğini koruyor.