Bayram, sevinç, kardeşlik ve birlikteliğin sembolü olarak her yıl kutlanan özel bir dönemdir. Ancak bu yıl yaşananlar, bayram coşkusunu gölgede bıraktı. Ülkemizdeki çocuk nüfusunun bu bayram döneminde yüzde 36 azaldığı belirtiliyor. Uzmanlar, bu durumun ardındaki sebeplere ve bu eksikliğin toplumsal etkilerine dikkat çekiyor.
Son yıllarda aile yapılarındaki değişiklikler, ekonomik zorluklar, sağlık sorunları ve sosyal koşullar, çocuk sayısında belirgin bir düşüşe neden olmuş durumda. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan aileler, ekonomik sıkıntılar nedeniyle çocuk sahibi olma isteğini ertelemek zorunda kalıyor. Aynı zamanda, pandeminin etkileri de ailelerin büyütme kararlarını önemli ölçüde değiştirmiştir. Covid-19 dönemi, birçok ailede korkularla dolu bir süreç yarattı ve geleceğe dair belirsizlikler, çocuk sayısının azalmasına yol açtı.
Bu bayramda çocuk sayısındaki düşüş, sadece bayram coşkusunu etkilemekle kalmıyor; aynı zamanda toplumsal yapımızı da tehdit ediyor. Çocuklar, ailelerin ve toplumların geleceği için büyük bir umut kaynağıdır. Sayılar azalırken, bu durumun toplumda yarattığı kayıplar, uzun vadede hissedilecektir. Eğitim sisteminin, sağlık hizmetlerinin ve sosyal alanların çocuk ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirilmesi gerektiği ortadadır. İlerleyen yıllarda çocuk sayısındaki azalma, iş gücü kaybı, yaşlanan nüfus ve demografik dengesizlikler gibi sorunları da beraberinde getirebilir.
Bayramın özündeki sevinci ve mutluluğu yaşamak için çocukların varlığı hayati öneme sahiptir. Bu yıl, bayramda eksik hissedilen bu çocuklar, geleceğimizin teminatı olan genç neslin unutur gibi olduğu bir dönemde bizlere hatırlatıyor. Aileler, uzmanlar ve toplumsal kuruluşların birlikte hareket ederek, çocuk sayısını artırmaya yönelik politikalar geliştirmesi elzem hale gelmiştir. Eğitim, sağlık ve sosyal hizmetler alanındaki yatırımların artırılması, bu sorunların çözümü için hayati bir rol oynayacaktır.
Bayramlaşmanın anlamı, sadece fiziksel varlıklarla sınırlı değil; sevgi, paylaşım, yardımlaşma ve umudu asla kaybetmemek gerekiyor. Çocukların bu bayramda eksik kalması, birer hatırlatıcı olarak değerlendirilmeli; toplumun her kesimi, çocukların daha güzel bir gelecek için yeniden umutlarını tazelemesi anlamında daha fazla duyarlılık göstermelidir. Unutulmamalıdır ki, geleceğe dair atılan her doğru adım, bizleri daha iyi bir yarına taşır.